İktisat biliminin esaslarından biri de maliyet-fayda analizidir. Bu yöntemle herhangi bir girişimin yapılan harcamaya değip değmediği ölçülür. Bu açıdan bakıldığında, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mesut Özil ile yaptığı buluşma onun açısından son derece başarılı oldu. Önceden hesaplanmış olsa da olmasa da, otokrat liderin son yılların en iyi Alman futbolcularından Özil ile çektirdiği resim Almanya'da benzeri görülmemiş bir uyum ve ırkçılık tartışmasını başlattı. Türk medyasındaki yorum ve manşetler şiddetli tartışmaların tek galibinin başkanlık sarayındaki şahıs olduğunu gösteriyor. Bu noktada ancak halkla ilişkiler bölümünün sorumlularına şapka çıkartılabilir.
92 kez milli olan Özil'in milli takımı bıraktığını Twitter üzerinden duyurmasının hemen akabinde Adalet ve Kalkınma Partisi'nden (AKP) sevinç ifadelerinin yer aldığı yorumlar gelmeye başladı. Popülist sloganların kokusunu hemen alan politikacıların arasında Adalet Bakanı, Spor Bakanı ve Cumhurbaşkanı'nın sözcüsü de vardı. Hepsi Özil'i desteklediklerini duyurdu.
AKP'ye kalecisiz penaltı hediyesi
Salı günü Cumhurbaşkanı Erdoğan da kendisinden alışık olduğumuz dokunaklı ifadelerle söze girip, Almanya'daki tartışmalara atıfta bulundu. Erdoğan şöyle diyordu: "Alman milli takımının başarısı için onca ter dökmüş bir gence ırkçılık yapılması kabul edilemez, böyle bir şeye müsamaha gösterilemez.” Erdoğan, milli takımı bıraktığı için Özil'i kutlamadan da edemedi ve "Özil'in takındığı tavır tam olarak yerli ve millidir. Gözlerinden öpüyorum” dedi.
Tabii bütün bunlar rastgele olmuyor: Maliyet-fayda analizine göre Erdoğan ve danışmanları sosyal medya çağında bu tartışmadan fazla harcama yapmadan kârlı çıkılabileceğini biliyorlar. Özil'i savunmak Erdoğan'ı desteklemek anlamına geleceğinden, muhalefet sesini çıkarmıyor. Almanya'nın da direniş göstereceği sanılmıyor. Ankara'nın büyük zevkle salladığı ırkçılık topuzu Berlin'deki sorumluların çok yakınından geçtiğinden, böylesine rahatsız edici Özil'i siyasi anlamda araçsallaştırmaya yönelik söylemlere itiraz edilmesi beklenmemeli.
Yerel seçim hesabı
AKP'li strateji uzmanlarının sembolizme nasıl azami umut bağladıkları Özillerin memleketi Devrek'te de kendini belli etti. AKP'nin kalelerinden sayılan Devrek'teki bir caddeye Mesut Özil'in adı verildi ve yıllardır asılı olan milli takım formalı resmi kaldırılıp, Erdoğan ile Mesul Özil'in birlikte çektirdikleri fotoğraf asıldı.
Önümüzdeki yıl Türkiye'de mahalli idareler seçimleri yapılacak. Belediye başkanları, belediye meclisi üyeleri ve muhtarlar seçilecek. AKP Özil hakkındaki tartışmaları örnek aldığı takdirde maliyet fayda analizine uygun olarak son derece başarılı bir kampanya yürütmüş olur.
Daniel Heinrich
© Deutsche Welle Türkçe